İNŞAAT BÖLGELERİ: Gürültünün yanı sıra inşaat sahaları da kötü hava kalitesine neden olabilir. Havadaki kirleticiler rüzgarla çevredeki mahallelere taşınabilir. Havada yayılan kirleticiler kısa sürede büyük mesafeler kat edebilir. Rüzgarla etrafa yayılan ana inşaat kirleticileri arasında asbest ve karbon monoksit, karbon dioksit ve azot oksitler gibi gazlar bulunur.
HAVALİMANLARI: Uçak hava kirliliği, jetin sıcak egzoz buharlarının yoğunlaşmasından oluşan kükürt dioksit, nitrojen oksit ve diğer toksik parçacıkları içerir. Çevredekiler için bir sağlık sorunudur. Kalkış için bekleyen jetler bu kirliliğe en çok katkıda bulunanlardır. Bu kirleticiler ASTIM ve KOAH gibi birçok akciğer durumunu kötüleştirebilir ve KALP HASTALIĞININ gelişimine katkıda bulunabilir. Bir havaalanının 6 km çapında yakınında yaşayan insanlar daha yüksek düzeyde astım ve kalp sorunlarına sahiptirler.
ŞEHİRLER: Şehirler, nüfusun yoğun olduğu alanlardır ve nüfusun yoğun olduğu alanlar daha fazla kirlilik anlamına gelir. Dünyanın dört bir yanındaki şehirlerin hızlı kentleşmesi, daha fazla insanın daha dar alanlara toplanması, binalar inşa etmesi, daha fazla enerji santrali ve otoyol, daha fazla otobüs, tren ve araba ile daha fazla dış hava kirliliğine neden olur ve bunların tümü şehirlerde hava kirliliğine sebebiyet vermektedir.
TRAFİK: Bazı insanlar, araçlarının içinde, dış hava kirliliğinden korunduklarına dair yanlış bir güvenlik duygusuna sahiptir. Ancak aracınızın içindeki hava, özellikle tehlikeli oksit gazları yayan yüzlerce araçla çevrili trafiğe yakalandığınızda, dışarıdaki havadan 15 kat daha kötü olabilir. Arabalar çevredeki araçlardan emisyonları alıp onları devirdaim ettiğinden, kirletici seviyeleri genellikle içeride daha yüksektir. Çevre Koruma Ajansı’na göre, ortalama bir yetişkin günde 3.400 galon hava soluyor. Günde iki saat işe gidip gelirseniz, trafikte yüzlerce galon kirli havayı solursunuz ve bu da astım, amfizem ve diğer akciğer sorunlarını kötüleştirebilir.
ISI VE NEM: Isı ve nem, hem dışarıda hem de içeride kötü hava kalitesine neden olabilir. Güneş ışığı ve güneş radyasyonu soluduğumuz havada daha fazla ozon üretebilir ve bu tehlikelidir. Azot oksitler gibi kirlilik, güneş ışığında diğer kimyasallar ve hidrokarbonlarla reaksiyona girerek ozon gazı oluşturur. Ozon, güneşin zararlı etkilerini engellediği için atmosferde yüksek olduğunda iyidir. Ancak ozon gazı, solunması zehirli bir gaz olduğundan ve solunum problemlerine neden olabileceğinden zemin seviyesinde kötüdür. Yüksek ozon seviyeleri, özellikle azot oksit konsantrasyonunun daha yüksek olduğu büyük şehirlerde, durgun havadaki diğer hava kirleticilerinin oranını da artırır.
Kötü hava kalitesine sahip alanlara maruz kalmaktan kaçınmak, hem kısa hem de uzun vadede genel sağlığınızı iyileştirebilir. Bir dahaki sefere doğru beslenme ve egzersiz gibi sağlıklı yaşam tarzınızı düşündüğünüzde, hava kalitesinin düşük olduğu bir bölgenin yakınında yaşayıp yaşamadığınızı da düşünün.
BOOST OXYGEN sürekli yanınızda taşıyabileceğiniz ve ihtiyaç hissettiğiniz tüm anlarda rahatlıkla kullanabildiğiniz en önemli destekleyici üründür. ( % 95 saf oksijen )
ŞİRKETİMİZ 1 Temmuz 2022 tarihi itibarı ile tam yetkili ve onaylı olarak BOOST OXYGEN-USA ile önemli bir anlaşma imzalamıştır. BOOST OXYGEN’nin LLC satış sertifikasına sahiptir ve tüm BOOST OXYGEN ürünlerinin Türkiye, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan satış ve dağıtımından sorumludur. Pandemi gibi zorlu bir süreci yaşamış olan ülkemizde İNSAN SAĞLIĞININ DEĞERİ çok daha net bir biçimde anlaşılmıştır. % 95 saf oksijenin bireyler üzerinde göstermiş olduğu sayısız pozitif etki bilimsel çalışmalarla desteklenip yepyeni bir yatırımı da beraberinde getirmiştir. Amerika ve Avrupa’da insanların gündelik yaşantılarında vazgeçilmez bir ürün haline dönüşen BOOST OXYGEN sabah öğle akşam 1’er nefes kullanımıyla vücut sağlık standardınızı bir üst segmente taşımaktadır.